26 Ocak 2017 Perşembe

# duygu yoğunluğu ve kış # duygular

MEVSİMLERİN DUYGULAR ÜZERİNDEKİ ETKİSİ


Aşk denen meret her mevsim güzel ancak kışın daha bi tatlı yapıyor hisleri acaba? Hani sıcak şarap eşliğinde şömine başı romantizm falan ha ne dersiniz? Sevgilisi olmayanlar hayıflanırken, olanlar mutluluktan dört köşe, sevgilisi olup da birbirinden uzakta yaşayanlar ise küfür ediyordur şimdi bana. Ne ya nihayetinde herkesin duygularına tercüman olmaya çalışmak suç mu arkadaşlar :)

Aslında bugünkü yazımın konusu bu değildi açık konuşmak gerekirse, ama baktım dışarıda nazlı nazlı savrulurken kar taneleri ve soğuğa kesmişken hava parmak uçlarını üşüterek, anammm böyle bi hüzün bastı işte bana, böyle bi tuhaf oldum, böyle bi ah ulan ahhh isyanlarıyla hayal dünyasına daldım. Sonra dedim ki, kim ne derse desin mevsimlerin duygular üstünde etkisi var. Ha sanılmasın ki kışın daha çok seviyorken yaz gelince aşkımız bitiyor. Bundan bahsetmiyorum tabii ki de, ama şimdi bana olmasa da kendinize itiraf edin dostlar, siz de yanınızda sevdiğiniz, böyle birbirinize sokulmuş bir halde battaniye altında güzel bir film açıp izlemek istemez miydiniz? Ya da elinizde kahveniz karın yağışını izlerken birbirinizin gözlerinin taaa içine dalıp da mutluluktan ölmek istemez miydiniz? Ya da karın oluşturduğu soğukla karışık mutlulukla birlikte sevdiceğinizle birlikte elele soğuğa aldırış etmeden dolaşmak istemez miydiniz? Kabul edin isterdiniz, kabul ediyorum ben de isterdim :(


Mevsimlere göre aşkınızın şiddeti artıyor ya da azalmıyor hayır. Ancak mevsimlere daha doğrusu hava şartlarına göre duygu yoğunluğunuzda değişiklikler oluyor arkadaşlar. Ben dedim olacak olmalı :) Mesela yazı ele alalım, tamam yine aşıksınız yine buram buram sevda kokuyorsunuz ancak ne bileyim böyle bir romantik ortamdır ya da romantik hayallerdir sanılmıyorum ki çok kurulsun. Tatildir, gezmedir, sıcaktır, denizdir, plajdır, kumdur, güneştir... Romantizme zaman mı kalıyor beee :) Anammm anında ilişkilerden soğudum iyi mi :) Şaka bir tarafa tam olarak bahsetmek istediğim de bu işte. Yazın baktığınız zaman belki kafanızı dağıtacak çok şey olduğundan, belki terden yapış yapış olduğunuzdan, belki tatil aşkınızdan, belki de bahanesi her neyse işte. Ağustosun sıcağında evde oturup sevgilinizle film izler misiniz? Hayır! Nemin artık ağlayacak boyuta getirdiği o sıcağın altında şehri sevgilinizle elele karış karış gezmek ister misiniz? Hayır! O zaman kimse bana gelip de aksini iddia etmesin. Yine seviyorsunuz yine aşıksınız ama romantik değilsiniz valla kabul edin bak bizbizeyiz şurada :)

Kasım'da aşk başkadır misali, mevsimlerin duygularımız üzerinde etkisi de değişkenlik gösteriyor. Baharda mesela parlamaya yüz tutmuş çimlerin üzerine sarılıp pırıl pırıl göğe bakmak istemez misiniz yahu? Görünce dışarıda lapa lapa yağan karı valla da tutamadım kendimi arkadaşlar. Evde sevdiceğimle oturup peş peşe film izleyesim geldi, geldi valla doğruya doğru.

Velhasıl kelam, aşk öyle güzel bir duygu ki millet, her daim değerini bilip ona göre yaşamalı. Mevsimler, hayaller bahane aslında. İçinizden nasıl geliyorsa yaşayın aşkınızı, ama hakkıyla yaşayın. İlişki adı altında birbinizle oynamadan oyalamadan hakkını verin, değeri azalmaya yüz tutmuş aşkın.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder