2 Şubat 2018 Cuma

# #ilişkilerdesaygı #kendinesaygı #saygı #saygıveaşk #kendinesaygınınkaybedilmesi

İLİŞKİLERDE KENDİNE SAYGI VE KAYBEDİLMESİ


İlişki içinde olmazsa olmazlar dediğimiz zaman saygı ve sevgi başı çeker öyle değil mi? Ne sevgisiz bir ilişki olur ne de saygısız. Biri bittiğinde emin olun ilişkinin belkemiği çatlar ne çatlaması yahu kırılır kırılııırrr. Sevgi tek başına yeterli midir soruyorum sizlere? Ya da saygı? Kesinlikle hayır. Olmaz olamaz yürümez ya öyle bir ilişki. Ne kadar seviyorsan da sev, öl geber aşkından elbette ki önemli, ancak unutmayın ki saygı çoğunlukla sevgiden de üstündür. Derler ya özellikle uzun yıllardır evli olan çiftler; sevgi zamanla geçiyor ancak saygı baki diye. Sorun anne babanıza ki bu cevabı alacaksınızdır. Ne sevgisiz bir ilişki olur ne de saygısız. Net!

Çiftlerin birbirlerine karşı saygısından ziyade bugün ilişki içinde kişinin kendine olan saygısını kaybetmesinden bahsetmek istiyorum. Saygı olmazsa olmaz diyoruz ya, e peki kendinize olan saygınız? Önemli değil mi dersiniz? Ya da birbirimize saygı ve sevgi besledikten sonra aklıma bile gelmez kendime saygı duymak diye mi düşünürsünüz? Zaten böyle düşünüyorsanız okumayın yahu bu yazıyı, emin olun size hitap etmeyecektir.

Arkadaşlar kendinize olan saygınızı ne zaman kaybedersiniz biliyor musunuz? Devamlı sustuğunuzda, size yapılan yanlışları görmezden geldiğinizde, karakterinize uymuyor olmasına rağmen sırf seviyorsunuz ve onu kaybetmekten korkuyorsunuz diye yanlışlarına boyun eğdiğinizde, aldatılmaya, yalana karşı sustuğunuzda kendinize olan saygınızı gün be gün eritirsiniz. Sonra hadi bakalım toparla toparlayabilirseniz. Zor bundan sonrası. Ha tekrar kazanırsınız elbette. Amaaaa kimbilirne zaman? Sonrasında güven de elden gidiyor da ne çare işte J Bakmayın güldüğüme önemli bir konu bu. Unutmayın ki, hiç kimse sizden, sağlığınızdan (ki ilişkilerde özellikle beyin sağlığından) önemli değil. Tamam seviyorsunuz sevin de zaten ancak sakın ola ki saygınızı kaybetmeyin. Sevgiliniz size bir kere yalan konuştu ve siz bunu yakaladınız. Affettiniz. Tamam hatadır dediniz bir şans daha verdiniz. Peki içinize o şüphe yerleşti mi yerleşmedi mi bundan haberin verin şimdi? Doğruya doğru, yalancının evi yanmış kimse inanmamış misali. Tekrarı da oldu yine affettiniz yetmedi bir kere daha yalan konuştu. Ha diyeceksiniz ki “salak mıyım ben neden bu kadar yalana karşı susayım ve hala ilişkime devam edeyim” kesinlikle haklısınız salın terkedin gitsin zaten böyle bir kişiyle bir dakikanızı dahi kaybetmeyin heba olur. Hadi yalan konuşmuyor sizin ki, aldattı diyelim. O kadar seviyorsunuz ki, gözünüz kör kulağınız sağır diliniz lal ona karşı. Kaybetmek istemiyorsunuz, onsuzluğu düşünmek bile canınızı yakıyor. Lanet olsun ki anlıyorum sizi, işte bunlar hep sevmekten anasını satayım. Ama zaten aldatılmayı affetmeyin ancak yine affettiniz bir şans daha vermek istediniz. E tabi hatasız kul olmaz cümlesi de arkadan destekleyici kuvvet olarak baş gösteriyor. Devam ediyorsunuz ilişkiye. E peki içinizde şüphe kalmayacak mı? Acabalar cirit atmayacak mı aşktan yanan beyninizde?


Ne yazık ki olacak sevgili aşk pıtırcığı dostlarım. Bakın inanın sallayarak yazmıyorum bunları. Bahsettiğim her şey tarafımca yaşanmış, onaylanmış tecrübelerdir. O kadar aşıktım ki ama öyle böyle değil yani beni bir görün sanırsınız ki hayatında adam görmedi, ilk gördüğüne tutuldu. “Sırılsıklam” benim yanımda kuru kalır bak yemin olsun J Titriyorum yahu sesini dahi duyunca o kadar seviyorum ki şu an 31 yaşındayım bundan 3 yıl önce işte bu anlattığım olay. Her sesini duyduğumda yüzünü gördüğümde yaradan bana çılgınca mutluluk bahşediyor sanıyorum. Ölüyorum adamı kaybedeceğim diye nasıl aşığım belli değil. Defalarca yalan konuştu bana sustum, aldatıldım affettim, terkedildim sonra yine geri döndüm yani anlayacağınız deli gibi aşık bir kadının yaşamaması gereken tüm olumsuz koşulları yaşattı bana zatı muhterem. Peki ben ne yaptım? Evet evet affettim. Valla da affettim billa da affettim. Çünkü niye? E manyak bir mazoşistim de ondan. Yahu kadınsın sen bir kendine gel diyemedim. Kaybetmekten korktum, tekrar nefes alamam sandım, toparlamayam diye düşündüm. Ne oldu? Yemin ediyorum size hiç olmadığım kadar güçlü ve başım dikim şu anda. Kralı gelse yaşadıklarımın tekrarını yaşatamaz. Çünkü tecrübe edindim kendime. Ama tecrübe edineyim derkende kendime olan saygımı yitirdim arkadaşlar. Ne yazık ki bir insanın kendine yapacağı en büyük kötülüğü yaptım. Üzülerek söylüyorum ve emin olun utanıyorum da bunları anlatırken. Ama eğer siz de böyle bir durumun içindeyseniz diye yardım da etmek istiyorum.

Tüm bunları yaşayıp da insanın kendine olan saygısını kaybetmemesi namümkün. Yahu yalan konuşulduğunda bile barışıp devam ediyorsunuz tamam hatadır dersiniz ikinci bir şans verirsiniz. Ancak bu hatalar devam ediyor ve siz yine gıkınızı çıkarmıyorsunuz ya, hah işte orada dünyanın en büyük yanlışlarından birini yapıyorsunuz. Yerleşmiş bir karakter ve kişiliğiniz var. Ve insanı insan yapan giydiği karakteri değil mi? Neden bir başkasının bunu yıkmasına müsaade edelim ki? Neden bir başkası için kendimize olan saygımızı yitirelim ki? Kendinize olan saygınızı kaybettiğiniz anda artık hayır beklemeyin ilişkide kendinizden. Şunu da unutmayın, kendine saygısı olmayan insanın başkasına saygısı hiç olmaz. Ben toparladım, başaracağım dedim ve başardım. Maymun gözünü açtı bir kere durdurabilene aşk olsun J Ancak bunun toparlanması da baya bir vakit alıyor benden söylemesi. Ve saygınızı tekrar kazanmadan da hayatınıza kimseyi almayın. Ona da yazık edersiniz kendinize de. Demedi demeyin J



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder