İlişki içinde olmazsa olmazlar dediğimiz zaman saygı ve sevgi başı çeker öyle değil
mi? Ne sevgisiz bir ilişki olur ne de saygısız. Biri bittiğinde emin olun
ilişkinin belkemiği çatlar ne çatlaması yahu kırılır kırılııırrr. Sevgi tek başına yeterli midir
soruyorum sizlere? Ya da saygı? Kesinlikle hayır. Olmaz olamaz yürümez ya öyle
bir ilişki. Ne kadar seviyorsan da sev, öl geber aşkından elbette ki önemli,
ancak unutmayın ki saygı çoğunlukla sevgiden de üstündür. Derler ya özellikle
uzun yıllardır evli olan çiftler; sevgi zamanla geçiyor ancak saygı baki diye.
Sorun anne babanıza ki bu cevabı alacaksınızdır. Ne sevgisiz bir ilişki olur ne
de saygısız. Net!
Çiftlerin birbirlerine karşı saygısından ziyade bugün ilişki
içinde kişinin kendine olan saygısını kaybetmesinden bahsetmek
istiyorum. Saygı olmazsa olmaz diyoruz ya, e peki kendinize olan saygınız?
Önemli değil mi dersiniz? Ya da birbirimize saygı ve sevgi besledikten sonra
aklıma bile gelmez kendime saygı duymak diye mi düşünürsünüz? Zaten böyle
düşünüyorsanız okumayın yahu bu yazıyı, emin olun size hitap etmeyecektir.
Arkadaşlar kendinize olan saygınızı ne zaman kaybedersiniz
biliyor musunuz? Devamlı sustuğunuzda, size yapılan yanlışları görmezden
geldiğinizde, karakterinize uymuyor olmasına rağmen sırf seviyorsunuz ve onu
kaybetmekten korkuyorsunuz diye yanlışlarına boyun eğdiğinizde, aldatılmaya,
yalana karşı sustuğunuzda kendinize olan saygınızı gün be gün eritirsiniz.
Sonra hadi bakalım toparla toparlayabilirseniz. Zor bundan sonrası. Ha tekrar
kazanırsınız elbette. Amaaaa kimbilirne zaman? Sonrasında güven de elden gidiyor da ne çare işte J Bakmayın güldüğüme önemli bir
konu bu. Unutmayın ki, hiç kimse sizden, sağlığınızdan (ki ilişkilerde
özellikle beyin sağlığından) önemli değil. Tamam seviyorsunuz sevin de zaten
ancak sakın ola ki saygınızı kaybetmeyin. Sevgiliniz size bir kere yalan
konuştu ve siz bunu yakaladınız. Affettiniz. Tamam hatadır dediniz bir şans
daha verdiniz. Peki içinize o şüphe yerleşti mi yerleşmedi mi bundan haberin
verin şimdi? Doğruya doğru, yalancının evi yanmış kimse inanmamış misali. Tekrarı
da oldu yine affettiniz yetmedi bir kere daha yalan konuştu. Ha diyeceksiniz ki
“salak mıyım ben neden bu kadar yalana karşı susayım ve hala ilişkime devam
edeyim” kesinlikle haklısınız salın terkedin gitsin zaten böyle bir kişiyle bir
dakikanızı dahi kaybetmeyin heba olur. Hadi yalan konuşmuyor sizin ki, aldattı
diyelim. O kadar seviyorsunuz ki, gözünüz kör kulağınız sağır diliniz lal ona
karşı. Kaybetmek istemiyorsunuz, onsuzluğu düşünmek bile canınızı yakıyor.
Lanet olsun ki anlıyorum sizi, işte bunlar hep sevmekten anasını satayım. Ama
zaten aldatılmayı affetmeyin ancak yine affettiniz bir şans daha vermek
istediniz. E tabi hatasız kul olmaz cümlesi de arkadan destekleyici kuvvet
olarak baş gösteriyor. Devam ediyorsunuz ilişkiye. E peki içinizde şüphe kalmayacak mı? Acabalar cirit
atmayacak mı aşktan yanan beyninizde?
Ne yazık ki olacak sevgili aşk pıtırcığı dostlarım. Bakın
inanın sallayarak yazmıyorum bunları. Bahsettiğim her şey tarafımca yaşanmış,
onaylanmış tecrübelerdir. O kadar aşıktım ki ama öyle böyle değil yani beni bir
görün sanırsınız ki hayatında adam görmedi, ilk gördüğüne tutuldu.
“Sırılsıklam” benim yanımda kuru kalır bak yemin olsun J Titriyorum yahu sesini dahi
duyunca o kadar seviyorum ki şu an 31 yaşındayım bundan 3 yıl önce işte bu
anlattığım olay. Her sesini duyduğumda yüzünü gördüğümde yaradan bana çılgınca
mutluluk bahşediyor sanıyorum. Ölüyorum adamı kaybedeceğim diye nasıl aşığım
belli değil. Defalarca yalan konuştu bana sustum, aldatıldım affettim,
terkedildim sonra yine geri döndüm yani anlayacağınız deli gibi aşık bir
kadının yaşamaması gereken tüm olumsuz koşulları yaşattı bana zatı muhterem.
Peki ben ne yaptım? Evet evet affettim. Valla da affettim billa da affettim.
Çünkü niye? E manyak bir mazoşistim de ondan. Yahu kadınsın sen bir kendine gel
diyemedim. Kaybetmekten korktum, tekrar nefes alamam sandım, toparlamayam diye
düşündüm. Ne oldu? Yemin ediyorum size hiç olmadığım kadar güçlü ve başım dikim
şu anda. Kralı gelse yaşadıklarımın tekrarını yaşatamaz. Çünkü tecrübe edindim
kendime. Ama tecrübe edineyim derkende kendime olan saygımı yitirdim
arkadaşlar. Ne yazık ki bir insanın kendine yapacağı en büyük kötülüğü yaptım.
Üzülerek söylüyorum ve emin olun utanıyorum da bunları anlatırken. Ama eğer siz
de böyle bir durumun içindeyseniz diye yardım da etmek istiyorum.
Tüm bunları yaşayıp da insanın kendine olan saygısını
kaybetmemesi namümkün. Yahu yalan konuşulduğunda bile barışıp devam ediyorsunuz
tamam hatadır dersiniz ikinci bir şans verirsiniz. Ancak bu hatalar devam ediyor
ve siz yine gıkınızı çıkarmıyorsunuz ya, hah işte orada dünyanın en büyük
yanlışlarından birini yapıyorsunuz. Yerleşmiş bir karakter ve kişiliğiniz var.
Ve insanı insan yapan giydiği karakteri değil mi? Neden bir başkasının bunu
yıkmasına müsaade edelim ki? Neden bir başkası için kendimize olan saygımızı
yitirelim ki? Kendinize olan saygınızı kaybettiğiniz anda artık hayır
beklemeyin ilişkide kendinizden. Şunu da unutmayın, kendine saygısı olmayan
insanın başkasına saygısı hiç olmaz. Ben toparladım, başaracağım dedim ve
başardım. Maymun gözünü açtı bir kere durdurabilene aşk olsun J Ancak bunun toparlanması
da baya bir vakit alıyor benden söylemesi. Ve saygınızı tekrar kazanmadan da
hayatınıza kimseyi almayın. Ona da yazık edersiniz kendinize de. Demedi demeyin
J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder