19 Ekim 2016 Çarşamba

# hangi ilişkiler pişmanlık yaratır # ilişkiler ve pişmanlık

YAŞANILAN İLİŞKİLERDEN PİŞMAN OLUNUR MU?



İlişki
uzmanınız, bilir kişiniz, aşk profesörünüz ben :) Ay bi gülme geldi. Bilenler daha çok üzülüyor haa. Nihayetinde bu kadar gıybet yapıyoruz, tartışıyoruz, ahkam kesiyoruz da inan olsun bilip de yazıyorum. Bugün de dedim ki, madem ilişkiler üzerine aldım başı gidiyorum bakalım yaşanılan ilişkilerden pişman olunur muuu olunmaz mıııııı? Derin konu, mevzu karışık, acılar taze, beddualar diz boyu ayy durun tamam başlayalım bakalım yazmalara :)

Arkadaşlar birçoğumuzun demeyeceğim, artık daha 13 yaşındaki ilköğretim öğrencileri bile aşk hayatına adım attıysa genelleme yapmak ve hepinizi konuya dahil etmek asli görevim olmuştur. Hepimizin başından iyi kötü ilişki geçti. Ha ister evlilikle sonuçlansın, isterse 1 ayda son bulsun. İster acısı sızısı hala devam eden bir aşk olsun isterse geceden sabaha unutulmuş olsun. İçeriği ne olursa olsun, bir çok farklı karakter varsa bir çok ilişki türü de olması pek bir normal. Klasik bir söz var ya hani, ne yaşarsanız yaşayın ama asla pişman olmayın diye. Valla bu sözü kim ortaya attıysa gidip tanışmak hatta tartışmak istiyorum kendisiyle. Ne demek pişman olma. Oldu bilir kişi, insanın elinde çünkü o. Yahu en basiti çöpe attığımız eski bir kıyafet için bile yeri geldiğinde pişman olurken kolay mı hunharca yaşanmışlık ya da yaşanmamışlığın pişmanlığını çekmemek? Ben bu konuda Dostoyevski ustanın sözünün savunucuyum. Üstad der ki; "Ne yaparsan yap pişman öleceksin. İster yaşadıklarından ister yaşayamadıklarından." kesinlikle doğru ve yerinde değil mi sizce de? 

İnsanız yahu ileriyi görerek hareket edebiliyor muyuz? Hayır. E öyleyse bir adım sonrasını bile bilemezken yapacağımız şeylerden pişmanlık duyup duymayacağımız bilemeyiz haliyle. Ama millet ben şunu savunanlardanım, ne yaşarsanız yaşayın ama asla yaşadığınız bir ilişkiden pişman olmayın. Yaşanılan her iyi ya da kötü olaylar bizler için. Önemli olan iyiyi de hakkıyla yaşamak abartıp kötüyü de. Aslolan yaşanılan kötü ilişkilerden dersler çıkarabilmek ve bunlardan tecrübe edinmek kendimize. Bilemeyiz ki. O ilişkiye adım atmadan, o kişiyi tanımadan iyi ya da kötü olacağını bilemeyiz. Bazen olmaz ya işte, ne yaparsan yap sevdiremezsin karşı tarafa kendini ya da sadece kendine bağlı hale getiremezsin. Dışardadır gözü ya da sadık değildir sana da aşkına da. Yanar canın, gider güvenin, bozulur huzurun ama çare mi? Ha tabii ki var çaresi ya yol vereceksin ya da savaşacaksın. Ama işte ben bu savaşmak kısmında biraz emin değilim. Sizi istemeyen bir insan için savaşmanın anlamı yok bakın bunu sakın unutmayın. Ben aşkta savaşmaktan yanayım. Şans vermekten tekrar denemekten. Ha derler ya denenmiş denenmez bir daha diye. Ben buna çok da inanan biri değilim. Seviyorsan savaşacaksın da, çabalayacaksın da, şans da vereceksin, yeri geldiğinde ödün de. Ha bunları yaparken tamamen kendinizi bir kenara bırakın adam için çabalayın demiyorum. Ama herkes de aşklar da hak eder bir şansı daha bunu da böyle bilin. 


ilişkilerde pişmanlık yaşamak konusuna ben buna katılmıyorum. Yukarıda da dediğim gibi, eğer ki ileriyi göremiyorsak kimse kusura bakmasın ama o ilişkinin de iyi ya da kötü olacağını yaşamadan bilemeyiz. Bence yaşanılan her iyi ya da kötü ilişkiden dersler almalıyız kendimize ve özellikle de kötü biten ilişkilerden. Tecrübe her yeni adım için bir öngörüdür esasında. Nedir ki bir ilişki içinde kişiyi pişman eden? O kişi mi? İyi de ayrılık yaşamadan önce deli divane aşıktın ne oldu şimdi? İşte ben bu nankörlüğü kabul etmiyorum millet. Zamanında sevdiğimiz aşık olduğumuz kişiler için tabii ki de içimizde hınç birikiyor, sinir katsayımız yükseliyor bize yaşatmış olduklarından dolayı ama ben yaşanılan güzel şeylerin hatrına yine de çok fazla kötü konuşulması taraftarı değilim. Bakın kişiyi de geçtim de o anılar yaşanmışlıklar var ya hah işte asıl saygıyı hak eden de onlar emin olun. 

Nasıl dersler çıkarılmalı diye sorarsanız eğer söyleyeceğim şudur ki; o ilişki içinde yaptıklarınızı yeni ilişkinizde biraz azaltın derim. Örneğin, en çok seven taraf siz oldunuz ve bunu her fırsatta beyan ettiniz ya hah işte yeni ilişkinizde bunu biraz törpüleyin derim. Siz sevilen olun ve inanın bunu tadı ayrı oluyor hani. Çünkü seven insan üzmez, kızamaz, kıramaz. Hep mutlu etmek için uğraşır çalışır. Bunun için eğer kendinizden ödün vere vere hatta bir çok şeye susa susa sırf seviyorsunuz diye katlandıysanız bir çok şeye derhal bundan vazgeçin. Çünkü ne olursa olsun değişmiyor insanlar. Güzel bir söz vardır, "beşikte giren huy teneşirde çıkar" diye. Doğru valla. Diğer bir konu da çılgınlar gibi defalarca aynı konu için şans vermeyin. Unutmayın; bir yanlış bir kez yapılıyorsa hata ikinci kez yapıldıysa tercihtir. Bu çok doğru bir söz arkadaşlar. Bu sefer de arsız ediyorsunuz karşı tarafı. Nasıl olsa beni seviyor ve benden vazgeçemiyor oluyorsunuz. Aynı hataları yapmaya devam ediyor. Bu biraz da kendimizden ödün vermektir aşk için. Herkes hak eder bir şansı ama eğer ki bu zincirleme bir şekilde devam eder hale geliyorsa işte bu sıkıntı arkadaşlar. Şans şansı doğurmaz. Her şans aynı zamanda kendinizden de bir şeyler götürüp karşı tarafın beyninde farklı sinyaller oluşturur. En ama en önemlisi nedir biliyor musunuz? Sakın ama sakın bir insan için ailenizi karşınıza almayın sakın! Bu en çok üzen en çok pişmanlık yaratandır işte. Aile yaa bulunur mu bir daha? Asla! Dolar mı bir anne babanın yeri? Asla! İşte bundan dolayı anne babanızı almayın karşınıza, üzmeyin onları değer bilmez insanlar için. Bakın biten bir ilişkinin yerine başka aşklara yelken açabiliyoruz. Ya da birini unutup başkalarına aşık olabiliyoruz. Ancak anne baba tek yaa bizi biz yapan varlıklar. Onun için arkadaşlar siz siz olun, dünkü insanlar için bu yeri dolmaz insanları üzüp karşınıza almayın. İlişkiden pişman olunmuyor ama aileyi karşıya almak derinden yaralıyor bunu bilin. 


Velhasıl millet, siz siz olun yaşadığınız iyi kötü hiç bir ilişki için pişman olmayın. İnsansak eğer iyilikler de bizler için kötülükler de. Önemli olan bilinçli davranıp yaşadığımız her kötü ilişki sonrası kendimize deneyimler ve tecrübeler çıkarabilmek. Bir önceki ilişkiden feyz alıp bir sonraki ilişki için daha kendinizden emin adımlarla gidebilirsiniz o kişiye. Mutlu mesut, pişmanlık duymadan taaaa yürekten çıngınlar gibi aşık olacağınız ilişkiler yaşayın inşallah :) 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder