Ahh millet ahhh. Ne zor kararlar bunlar, daha doğrusu evlilik kararı genel itibariyle zor bir karar değil mi? Kimisinin korkusundan dolayı, kimisinin yetersiz sevgisinden dolayı, kimininse özgürlüğünün bitecek olması korkusundan dolayı. Doğru düzgün kimsecikler yanaşmıyor evliliğe. Kadın erkek inan olsun fark etmiyor artık günümüzde. Haa bazıları da zorla kendine yer bulmaya çalışıyor ve çılgınlar gibi evlilik peşinde koşuyor o apayrı bir olay hiç girmeyeyim bile o sulara, ancak genel olarak hele de günümüzde pek bir zor karar verilir oldu evliliklere. Hayır yani niye korkuyorsunuz arkadaşım, olmadı ayrılırsınız atla deve değil ya diyesim geliyor eş olma yolunda emin adımlarla ilerleyen arkadaşlara ama sonra beynime uyarıcı bir sinyalle kendime geliyorum; “bekara koca boşamak kolaydır” sözü adeta her bir harfiyle dans ediyor tüm beyin ve sinir hücrelerimde J
Aşk evliliği mi mantık evliliği mi? Bence görücü usulü
evlilik. Ayy durun bu tamamen farklı bir konu, başka zaman ele alalım ama bu
konuyu. Kaldı ki yine söyleyecek birkaç cümle lafım var hani bu konuyla da
ilgili J Bilir
kişiliği ele almak üzereyim ay durun heyecan yaptım valla şu an, ama belirtmek
isterim ki henüz başımdan bir evlilik geçmedi anaaamm tövbelerim olsun nişan
söz bile geçmemişken bana teğet, nasıl bir densizlik ya da kendine güvenle
mantık ya da aşk evliliği konularına giriyorum ben de anlamadım ama, amaann ne
var sohbet ediyoruz şuarada. Hoşgörün emi J
Ben de aşk evliliği tarafında yer alan güruhtanım ama sormadan da edemeyeceğim,
hani deli divane aşık olarak evlenen çiftler neredeler millet? Yani bana mı
denk geliyor böyle yoksa sizin de çevrenizde çılgınlar gibi aşık olup evlenen
çiftlerden eser kalmadı bilemiyorum. Tabi geneli böyle diyemeyeceğim zira
muhteşem evliliklerine devam eden çiftler yok değil hani. Hala birbirlerine
aşık, hala birbirlerine saygılı sevgili. Valla ne zamandır aklıma takılıyordu
gelin şöyle etraflıca konuşalım bu konuyu.
İlk önce aşk evliliklerini ele almak istiyorum arkadaşlar.
5-6 yıl flört ediyor çiftlerimiz, ama nasıl sevmektir o birbirlerini. Günleri
birbirlerinin yüzlerini görmeden seslerini duymadan geçmiyor. Ölüyorlar yahu
sevmekten ölüyorlar. Sonra diyorlar ki, “yahu bu kadar seviyoruz birbirimizi. E
ayrı da duramıyoruz, neden evlenmeleyelim ki?” yani gel zaman git zaman içinde
zaten ilişki evlilikle taçlanacaktı taçlanmasa olmayacaktı ki zati. Daha minnak
bebeler cirit atacak mutlu yuvalarının içinde öyle değil mi? Neyse evleniyorlar
görkemli bir törenle. Versin elini etraflarını buram buram kokutan aşkın mis
halinin yansıdığı balayı. Neyse sorunsuz sıkıntısız harikalar diyarı misali bir
evlilik yaşıyor çiftler. Yani tabii ki de bu kadar da tos pembe olması sıkar
sanki insanı. Arada azıcık gergin tavırlar olur sanki ha ne dersiniz?
Nihayetinde tadı tuzu diyoruz ya hani ilişkiler için tartışmalar. Abartmamak ve
uzun vadeli küs kalmamak suretiyle minnak tartışmalara varım valla ben. Hep
dediğim gibi sonrasında o barışmanın vermiş olduğu mutluluk var ya inan olsun
paha biçilemez çünkü. Ha şey ne diyordum evet arada tartışıyor bu çiftler
derken birden bir şey oluyor. Yani bilemiyorum nazarlara mı geliyorlar, fazla
aşk aşık mı usandırıyor, yoksa aynı evin içine girince işler değişiyor mu emin
değilim. Aayy hatırlatmak istemem istemem ama bu kısımlar tecrübeyle sabit
değil işte. Gördüklerim duyduklarımdan yola çıkarak ahkam kesiyorum yanlış
olmasın. Şiddetli geçimsizlik baş göstermek suretiyle çiftlerimiz her Allah’ın
günü tartışmalara, kavgalara, küslüklere başlıyor. Birkaç gün iyiseler birkaç
gün kötüler. Şimdi bakıyorsunuz aslında içten içe seviyorlardır henüz
birbirlerini. Olay nefret boyutlarını taşmamıştır daha. Ama sonra bir
bakıyorsun ki nefret dahi başlamadan evlilik bitmiş, büyük aşk sona ermiş,
yollar ayrılmış. Şok şok şok!!! Yani var ya inanın ben böyle biten evliliklere çok
fazla üzülüyorum yahu. Nihayetinde ortada aşk vardı, tutku vardı, saygı vardı.
Ama bir bakıyorsun bu saydıklarımdan eser kalmamış. Hem şaşırıyorum nasıl
bitebiliyor diye hem de inanın çok üzülüyorum. Bakın mantık evlilikleri
bittiğinde inanın çok fazla üzülen bir insan değilim. Sonu buydu deyip
geçiyorum nedense. Bilir kişi olarak J
Ama aşk evlilikleri bitmesin yaa, hep sevin birbirinizi aşık insanlar, hep
sayın hep evli kalın istiyorum. Çünkü millet aşk kolay bulunmuyor ve bunu da
her fırsatta dile getiriyorum. Kolay mı canım hele de günümüzde yürekten sevip,
aldatmayacak ve aşkı ilk günkü gibi canlı kalacak insanlar. Kadın erkek ayrımı
yapmadan konuşuyorum ha. Ay bunu da her yazıda belirtmek zorunda kalıyorum
valla bazıları üzerine alınıyor nedense hayret yani ha J Ama zor hakikaten aşkı
bulmak. Aşk zannediyorsun sarılıyorsun birine aldanıyorsun sonra. Güven en
büyük mesele bu değil mi zaten? Aşk tabii ki de olacak eyvallah ama güven
olmayan bir aşkı pardon da ne yapalım yani. Neye yarar kimi mutlu eder ki?
Şimdi çıkarım yapmak gerekirse, ben aşk evliliklerinin
mantık evliliklerine nazaran daha erken bitmesini şuna bağlıyorum millet. Artık
yaşadığımız yüzyılın getirisi olarak yine, evlenmeden birçok şey hak verirsiniz
ki tükenmiş oluyor. Aynı evde yaşamalar, birlikte tatile çıkmalar, ilişkiler,
gezmeler, tozmalar. Nereden baksanız 3-4 yıl sürüyor bu flört dönemi. Sonra
evlilikte de aynı şeyler haliyle devam ediyor. Ama zaman içinde aşkında
sıkıntılar olmaya başlıyor ya hah işte ben bunu bazı şeyleri tüketmeye
bağlıyorum. Erkenden yaşayıp tüketmeye. Onun için flört döneminin çok uzaması
taraftarı değilim ben. Haa evlenmeden tabii ki de tatillere gidilsin, gezilsin,
tozulsun bu değil demek istediğim, ancak bunları evlendikten sonra da yapabilir
insanlar öyle değil mi? Bilmem kaç yıl uzatıp da evliliğe bir şey bırakmamanın
anlamı nedir ki? Yani dediğim gibi tamamen mantık yürüterek bu çıkarıma vardım
millet yoksa kesinliği ispatlanmış bir şey yok ha biliniz J Uzun sözün kısası aşk
evliliklerinin erken bitmesinin nedeni, evlilik öncesi flört döneminin çok uzun
sürmesi ve birçok şeyin yaşanılması sonucu evliliğe pek bir şey kalmamış
olması.
Gelelim mantık evliliklerine. Yani ama tamamen mantık
evliliklerinden bahsetmek istiyorum burada. Yani yarı aşk yarı mantık söz
konusu olmayan olayın tamamının mantık üzerine kurulu olan evlilikten
bahsedeceğim. Kadın bakıyor ki adamın durumu iyi, bana bakabilir hatta
çocuklarıma da iyi bir gelecek sunabilir tamam ben bu adamla evlenirim diyor.
Adam da diyor ki; hee tamam bu kadından bana eş olur, yemeğimi ütümü çamaşırımı
halleder e çocuk yaparsak iyi de bir ana olur o zaman versin elini evlilik.
Tamammm evleniyorlar ve bakıyorsun çoluk olmuş çocuk olmuş yıllar geçmiş ama
hala evlilikleri devam ediyor. İşte bu nedir? Evlilik içinde birbirlerini
tanıma fırsatı buluyorlar işte. Evlilik öncesi bazı şeyler tükenmemiş oluyor ve
bu çiftler tamamen evlilik mantığıyla yola çıktıklarından mütevellit evlilik
içinde çiftler üzerlerine düşen görevi yapıyor sen sağ ben selamet yaşayıp gidiyorlar.
Çünkü neden, bir beklenti yok ki bu tarz evliliklerde bana göre. Yani
beklentiden kastım şu; vay efendim aşkı hep canlı kalsın, aman efendim
tatillerimiz eksik kalmasın, bana hep minnak sürprizler yapsın cicim aylarında
olduğu gibi. Böyle evliliklerde böyle beklentiler aşk evliliklerine nazaran
daha az gözlemleniyor bence. Haa kadın her yerde kadın arkadaşlar tabii ki de
bekler arada çiçek böcek. Ama gelmedi diye de isyan etmez zannımca. Şimdi
sormak istiyorum, mantık evliliği diyoruz da sizce ne kadar mantıklı böyle bir
evlilik içinde var olmak ve yaşamak? Kadın adamın parası için evlenmiş ya da
yaşı geçmiştir ya da çıkmamıştır başka kısmet neyse artık sebebi adam da yine
aynı kafa vurmuşlar kendilerini evliliğe. Eee bu mu yani mantık? Mantık evliliği
denilen olay bu kadar mı ya valla sinir geldi. Yahu duygu olmadan sırf
ihtiyaçtan dolayı aynı yatağa girmek bile mide bulandırıcı değil mi sizce de?
Sırf evliyiz diye aynı evi paylaşmak ne kadar akla yatkın geliyor acaba? Kimse
kusura bakmasın ama ben buna değil mantık evliliği, tek başına evlilik bile
demem ya.
Valla kimseyi kırmak, rencide etmek değil niyetim ama yüzde
yüz mantıktan yola çıkarak da evlilik yapılmaz arkadaşlar. Yineliyorum, duygu
olmadan çocuk da yapılmaz sanki yaa, kadın içinden gelerek yemek bile yapamaz
doğru düzgün kocasına. Hayır yani içinde sevgisi aşkı olmayan bir insan ne
mutlu edebilir eşini ne de kendi mutlu olabilir çünkü. Haa tamam aşk
evlilikleri yapanların da sonunu görüyoruz diyeceksiniz ama, ne tutkulu bir aşk
uğruna evlilikler olsun ne de mantık hatası evlilikler yaşansın. Hep diyoruz ya
keşke yarı yarıya olsa bu iki duygu diye. Ha olmuyor evet bunun ben de
farkındayım ama evlilik uzun süre devam etmesi planlanan bir oluşumsa, işin
içine duygular da girsin derim tabii ki de naçizane.
Sırf görev bilinciyle kadınlar yemek yapmasın eşine,
erkekler de eve para getirmesin bunu tam anlamıyla sorumluluk belleyip.
Hissedin arkadaşlar hissedin bence. Evleneceğim körkütük aşığım diyerek mantığı
da saf dışı bırakmayın dediğim gibi ömürlük olsun diye adım atılmak istenir
evlilik gibi ciddi bir olaya. Onun için ben ne dersem diyeyim tabii ki de boş
ve havada kalacak, herkesin yolu açık olsun olmasına ama, ne aşk uğruna bir
hata yapın ne de mantık uğruna sevgisiz kalın benden söylemesi J
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder