23 Ağustos 2016 Salı

# Kıssadan Hisse # osmanlı mutfağında tatlının önemi

TATLININ ÖNEMİ


Yani var ya arkadaşlar bunu yazmazsam çatlardım yeminle. Çünkü neden? Ayyy ben kendime kıyamaaammm karşınızda tatlı canavarı var da ondan. Yeminle hayatımda nerdeyse başka yemek yemeyeceğim, hayattaki var oluş nedenimi buldum ben; tatlı yemek. İnan olsun abartmıyorum. Pastanelerin önünden geçerken zor zapt ediyorum kendimi. Şeyy şimdi yalan olmasın, bazen amaannn deyip çevirmiyorum kafamı. Nihayetinde o pastalar, tatlılar, rengarenk vitrinlerde bizler için sergilenmiyor mu? Biz yiyelim de mutlu olalım, tatlı yiyelim tatlı konuşalım diye değil mi tüm hazırlıklar ve çalışmalar? Ee öyleyse kasmanın anlamı nedir ki? Hayır yani üç günlük dünya, yarının garantisi var mı, hayır yok. Neden aklımızda kalsın madem soruyorum size, hayır yani bir de sen alma ben almayayım o almasın. Eee bu tatlıcılar nasıl para kazanıp da evine çoluğuna çocuğuna ekmek götürecek hiç düşündünüz mü? Yok düşünmeyin sakın, anca yok kilo alırım, yok zararlı. Tatlıcının da evinde çocukları açlıktan ölsün mü sen kilo alacaksın diye yani :)

Allah’tan ülkemizin mutfağı pek geniş, pek güzel tatlar var millet. Ama mutfak kısmının zenginliğinden ziyade benim tek ilgilendiğim konu tatlılarımız hatta milli tatlılarımız, uluslararası tatlılar, günübirlik tatlılarımız yani daha ne varsa işte aklınıza gelen. Kısacası ilgi alanım tamamen tatlılar. Haa sorun ki yapmayı biliyor musun diye, kem küm eder kıvrılırım işin içinden ama söz konusu o tatlıları büyük bir keyifle yemekse hah işte orada biterim işte. Kimse engel olamaz bana. Bir de zengin bir tatlı çeşitliliği zaten türk kültüründe mevcut, ay üzerine bir de yok balkanlardan kopup gelen lezzet diye lanse edilenler mi ararsınız yok İtalya’nın yakışıklılarının hazırlamış olduğu kahveyle daha bir aşk kattıkları tatlılar mı. Velhasıl, bu kadar çeşitlilik içinde tatlı yememek gibi bir lüksümüz bana göre olamaz. Olmamalı da. Taaa Osmanlı kültüründen günümüze ulaşan nice tatlılardan tutun da günümüz tatlılarına kadar geniş bir yelpazeye sahip bu lezzet. Mesela padişahlar, yemekten sonra mutlaka tatlı yemek isterlermiş ve sofralarında her akşam farklı bir tatlı bulunurmuş. Hiç olmazsa hoşaf bile olabilirmiş.


Osmanlılardan tutun cumhuriyet döneminde dahi en önemli tatlımız baklava olmuştur. Nihayetinde Türk kültürüne has, bizden değil mi :) Gel zaman git zaman da derken, baş tacımız olmuş çıkmış baklava. Ama sadece tabii ki de baklavayla sınırlı değil bu aşk. Kadayıf mı ararsınız kazandibi mi sütlaç mı damaklarda saray kuran lezzetler değil mi yahu bunlar. Çikolata mesela Osmanlılarda sadece içecek olarak kullanılırmış, yurt dışlarından getirtilerek. Atatürk ise Türk toplumunun çikolatayla tanıştırmış. Atam yaa nasıl da ileri görüşlü işte buyurun bu da diğer bir örnek :)
Tahmin etmiş bizlerin de çok seveceğini vaz geçemeyeceğini çikolatadan. Yabancı konuklar geldiğinde, soframızda kendi kültürlerini de yansıtan tatlar bulsunlar diye Atamız ne zaman yabancı konuğu olsa yurt dışından çikolata getirtmiş ülkeye. E baktı ki bunun sonu yok, çikolata fabrikaları kurulmasına teşvik etmiş. Veeee işte günümüz. Bin bir çeşit çikolata ile karşılaşmamız mümkün. İşte arkadaşlar, düşünün yani tarihsel baktığımızda dahi tatlı bu kadar önemliyken insanlık için nasıl olmasın yahu. Hem unutmayın, tatlı mutluluk hormonu salgılıyor. Rahatlatıyor. Gevşetiyor. Pozitif yapıyor. Depresyona iyi geliyor. Misafirlere yemek üzerine ikram ediliyor. Tatlısız sofralar kurulmuyor. Yani ben daha ne diyeyim :)

Yani bakın ne var biliyor musunuz, baktığımız zaman onu yeme kanserojen madde içeriyor. Yok bunu yeme kilo aldırıyor. Yok şundan uzak dur şöyle yapıyor. Bakın yaş ilerledikçe zaten ister istemez elimizi eteğimizi birçok yiyecekten mecburen çekeceğiz. Sağlık sorunları baş gösterecek, tansiyondur kolesteroldür. Ee öyleyse vaktimiz varken neden güzelim tatlardan mahrum edelim ruhumuzu da bedenimizi de midemizi de? Ha ben bu kadar seviyorum diye tabii ke de yemek zorunda değilsiniz ancak bazı insanların girdiği o triplere pek kızıyorum inan olsun. ayyy çok güzel görünüyor ama yemeyeyim formumu korumam lazım. Koru tabi Victoria Secret meleğisin neticesinde. Kaldı ki onlar bile abartmadan her şeyden yiyor arkadaşım sen hala mıy mıy naz yap. Tamam yiyin yiyin de sabah akşam sağlıksız yiyeceklerle ve özellikle tatlılarla gününüzü gün edin tabii ki demiyorum. Ayy diyetisyenlerimiz yeminle taşlar beni şuracıkta. Dozunda her şeyden yedikten sonra sanmıyorum ki sıkıntı olsun yahu. Tamam bilir kişi değilim belki ama, inan olsun tatlıdan asla elini çekmeyen bir insan olarak bunun garantisini kendi adıma verebilirim size. Hayır yani anlamıyorum ki bir insan pastanelerin önünden geçerken nasıl tutabiliyor kendini. Yani bir akşam hiç unutmuyorum evime gelirken ve ramazan ayıydı, tutamadım kendimi ve tam üç çeşit tatlı aldım pastaneden. Güllaç başta olmak üzere kazandibi ve tavukgöğsü de eklemiştim pakete. Ertesi sabaha sadece kazandibiden birkaç kaşık kalmıştı. Yani inan olsun abartmıyorum. Tabii ki de ben de genç bir kız olaraktan şey yani hala genç kız sayılırım tamam mı :) Ha ne diyordum ha evet genç kız olaraktan kiloma ben de dikkat etmek isterim ve ederim de ama dengelemek lazım işte millet. Ve onları yedikten sonra mutlu oldum mu oldum. Ya var ya o mutluluğu yaşadıktan sonra gerisi inan olsun teferruat.



Demem o ki, Türk mutfağında da kültüründe de tatlı ciddi bir öneme sahip millet. Tamam bundan dolayı gidin tatlı sevdalısı olun demiyorum ancak özellikle genç arkadaşlar sizler için söylüyorum, yaşınız ilerlemeden bazı lezzetlerden mahrum bırakmayın kendinizi derim naçizane. Üç günlük dünya işte, ama nedense bütün güzel yiyeceklerde hep sağlığa zararlıymış be anam. Sağlığı bozmadan, dikkatli olduktan sonra tatlı yemeden alıkoymayın kendinizi derim.  

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder