6 Temmuz 2016 Çarşamba

# diyabet nedenleri # diyabet nedir

FAZLA TATLI TÜKETİMİ DİYABETE YOL AÇAR MI?


Hayır açmaz, tatlı yemelere devaaaaammm J Arkadaşlar, bu yazıyı daha çok kendim için yazıyorum valla. Daha doğrusu kendim için korktuğumdan, araştırdım ve öğrendim e haliyle sizinle de paylaşmak istedim. “Fazla tatlı yemek diyabete yol açar mı?” ayyy açmayacağını öğrendim pek mutlu oldum. Her tatlı yiyişimden sonra vicdan azabı çekip karalar bağlardım, ay hayır yanlış anlaşılmasın kilo alacağım diye değil “acaba şeker hastalığına yakalanır mıyım?” diye. Ama ne yalan konuşayım cevabı öğrenmekten de korkuyordum haa. Ya diyabete yol açarsa, ay ya ömür billah tatlı yemelere ziyadesiyle ara vermek gerekirse diye. Çünkü daha devamlı ifade ettiğim gibi, karşınızda tam anlamıyla tatlı canavara var millet. Öyle böyle değil yalnız, doymuyorum doyamıyorum. Tatlıyı ilk kim keşfetmişse, Allah binlerce kez razı olsun ondan. Ölmüşse de gani gani rahmet dileyeyim bari hazır konu açılmışken J Durun bir ara bunu da yazalım, tatlının tarihi diyerekten J

Arkadaşlar doğru bilinen yanlışlar var ya, hah işte bugünkü konumuz tam da bununla alakalı işte. Sizleri elimden geldiğince bir yanlıştan kurtarmayı görev belledim bugün kendime; “tatlı tüketimi diyabete yol açar mı?” genelimiz bunun cevabını “evet açar” diye bilirken, ay meğersem “hayır açmaz” olacakmış beklenen cevap J Ben de dahil birçoğumuz böyle biliyorduk muhtemelen, fazla çikolata, şeker, baklava, revani, şöbiyet ve bilimum bakmalara kıyamadığımız tatlıları yemeyeyim diyabet ile karşı karşıya gelebilirim diye düşünmeden en önemlisi de korkmadan edemiyorduk. Yani tabii nihayetinde her şeyin fazlası zarar. Diyabete yol açmıyor mu diye her Allah’ın günü de hunharca ve acımasızca tatlı da yemek olmaz hani. E çünkü bunun kilosu var, kolestrolü var, tansiyonu var. Tamam diyabete yol açmıyor olabilir ama peki diğer etkenler? Yaaa bunları düşünmeyin zaten, ay durun siz kesin düşünüyorsunuzdur da ben kendime ne diyeyim acaba onu bilemedim J


Ama yani nefret ettim haa her şeyden. Ne demek tatlı yemek zararlı daha doğrusu fazlası zararlı. Neden Tanrım nedeeenn? Neden her güzel şey ya zararlı ya da yasak? Neden tüm güzelliklerden ziyadesiyle yararlanamıyoruz? Neden hep kendimizi çekmek zorunda kalıyoruz çoğu leziz yemekten ve tattan L İsyanlarda olduğuma aldanmayın, bu yazıyı hakkıyla sonlandıracağım sevgili takipçiler, kontrol altında olay sıkıntı yok J Arkadaşlar, tatlı ile ilgili daha geniş bir yazı yazmak istiyorum hayır yani özellikle ele almak istiyorum bu konuyu. Özel ilgim olunca tabii. Bugün diyabet ile tatlı ilintisini öğrendiğim kadarıyla paylaşmak istiyorum sizinle. Hani dedik ya çoğumuz yanlış biliyor; fazla tatlı tüketmek diyabete yol açıyor diye. Hayır işte durum öyle değilmiş, diyabetin asıl ortaya çıkış nedenlerinden bahsetmek gerekirse;

-         -  Pankreasın yeteri kadar insülin üretemiyor olması,
-          - Hücrelerin insüline yeteri kadar cevap veremiyor olması,
-          - Genetik faktörler,
-          - Gün içinde hareket azlığı, vücudun tembelleşmesi,
-          - Kötü beslenme ( son 3 madde daha ziyade diyabet riski taşıyan faktörlerdir)

Her hastalığın zorluğu var arkadaşlar ve tabii ki de sıkıntısı. Derler ya, Allah dert verip derman aratmasın diye. Hah işte o hesap. Grip dahi olunca nasıl ki canımızdan can gidiyor, bir de ömürlük hasta olanlar var. Diyabet gibi, maalesef. Peki bu kadar bahsettik diyabet dedik bilinen ismiyle şeker hastalığı dedik de, nedir bu hastalık arkadaşlar biraz da ona bakalım.

Diyabet; pankreasın yeterli insülini üretememesi veya vücudun ürettiği insülini etkili bir şekilde kullanamaması sonucu oluşan, ömür boyu devam eden kronik ve insülin üreten hücrelerin azalması ile devam eden hastalık olarak tanımlanır. Normal şekliyle, insan vücudunda besinler bağırsaklarda parçalanarak glukoza dönüşür. Daha sonra da glukoz kana geçer ve kandaki şeker düzeyi artar haliyle. Ancak normal şekliyle, bu glukoz pankreastan salgılanan insülin ile hücrelere taşınır. Ama şeker hastası olan insanlarda bu glukoz hücrenin içine taşınamaz ve kandaki şeker miktarında artış meydana gelir. Hah işte durum böyle olunca da diyabet kaçınılmaz bir hastalık olarak karşımızda beliriyor maalesef.

Arkadaşlar diyabet, kronik bir hastalıktır dedik, tanımını yaptık. E peki belirtileri nedir diye sorduğumuzda ise;

-         -  Sık idrara çıkma,
-          - Ağızda kuruma,
-          - Normalden daha fazla su tüketimi,
-          - Ciltte meydana gelen yaraların uzun sürede iyileşmesi,
-          - Kuru ve kaşıntılı bir cilt,
-          - El ve ayaklarda karıncalanma, uyuşma.

Ve 2 tip diyabet bulunur millet. Tip 1 Diyabet: daha genç yaşlarda kendini gösteren bir diyabet çeşidi olup, vücuttaki insülin iyice azalmıştır ya da tamamen durmuştur. Tip 2 Diyabet ise; yetişkinlerde daha sık görülür. Bu hastalıkta ki fark, vücutta yeteri kadar insülin vardır. Ancak  bu insülin gerektiği şekilde etki gösterememektedir.


Ah arkadaşlar ahh. Hep diyoruz ya yeter ki sağlık olsun, her şeyin başı sağlık diye. İnan olsun öyle. Tabii parasız da olmuyor, huzur yoksa da olmuyor ama sağlıksız hiç olmuyor maalesef. Vücut anam bu da, bir nazlı yeni gelin gibi. Hep dikkat tam dikkat J Bir de eklemek isterim ki diyabet daha çok;
-           - Genetik faktörler,
             - Şişman insanlar,
-          - 4 kg’den daha ağır bebek dünyaya getirmiş olanlar,
-          - Stres altında olan kişilerde daha sık rastlanır aman dikkat diyeyim.

Ya size bir şey söyleyeyim mi, stres en büyük düşmanımız şaka gibi. Yani vücut yeteri kadar uğraşıyor o kadar organla ay işin yoksa bir de stresle savaş. E ne yapsın o da bi yerden sonra isyan bayrağı çekiyor işte. Stres varsa, sıkıntı büyük arkadaşlar sağlıktan yana. Psikolojik rahatsızlıklar başta olmak üzere birçok hastalığa davetiye çıkaran en önemli etken, adı batasıca stres işte. Ama işte yaşayacaksın şöyle minnak bir ege kasabasında, ay ne bileyim temiz hava, bol oksijen, paran da yeteri kadar var, sevdiklerin yanında, borç yok dert yok tasa yok. Bak bakalım stres uğrar mı hanene de sana da. Teğet çeker devamlı. Gerçi o zaman da kim bilir ne çıkar ama, işte anacım insanız devamlı sıkıntı yaratacak bir şeyler buluruz kendimize valla J

Diyabet kronik bir hastalık dedik ama tabii ki de bazı şeylere dikkat etmek gerekiyor arkadaşlar. Örneğin, en acilinden sigarayı hayatınızdan çıkarmakla başlayabilirsiniz bu hastalık riski taşıyanlar ya da hasta olan arkadaşlar. Kan şekeri düzeyini devamlı ölçtürün hiç aksatmadan. Doktorunuzun vermiş olduğu diyet programına harfiyen uymak zorundasınız bir de. Her yıl üşenmeden bıkmadan usanmadan tam manasıyla göz muayenenizi ihmal etmeyin. Daha birçok konuda dikkat etmek gerekiyor ancak başlıca olarak bunları belirtmek istedim ben.


Arkadaşlar hak verirsiniz ki sağlığın şakası yoktur. Taa genç yaşlarda başlamalıyız aslında dikkat etmelere. Yediklerimize içtiklerimize ve tabii yaşayış biçimimize. Dedik ya her sıkıntının en önemli nedeni stres diye. Tamam hepiniz hep bir ağızdan “nasıl stresten uzak duracağız?” diye soruyorsunuz. Ve inanın bunun cevabını ben de tam olarak bilmiyorum ama mümkün mertebe huzur arayışında olalım ve dediğim gibi daha dikkatli yaşamaya çalışalım. Sonra geri dönüşü olmayan sağlık sorunlarıyla uğraşmayalım.


Herkese stresten üzüntüden uzak, mutlu mesut günler, hastalara da acil şifalar dilerim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder