30 Temmuz 2016 Cumartesi

# ayvalık cunda # balıkesir ve cunda

BALIKESİR'İN CENNETİ; CUNDA


Yine pek sevdiğim çok sevdiğim bir yer hakkında azıcık duygu düşüncelerimi aktarayım dedim siz tatil yapmak için can atan, hatta yetmeyip şafak sayar gibi izin gününü sayan yılın yorgunluğunu atmak isteyen nice canlar için J Sonra düşündüm düşündüm tabii ki de güzelim Cunda’da karar kıldım. Ay ama nasıl anlatmayayım Cunda’yı, nasıl önermeyeyim size? Evet arkadaşlar sıkı tutunun, bugün sizi hayallerinizde Cunda’ya götürüyoruuummmmmmJ

Arkadaşlar Cunda; Balıkesir’in Ayvalık ilçesine bağlı şirin mi şirin, güzel mi güzel, canlı mı canlı bir ada. Yalnız Ayvalık’ın da hakkını yememek lazım hani. Yalnız şöyle bir düşündüm de, Balıkesir’in birçok ilçesi de güzel hani, tam tatillik hatta tam yaşamalık. Ama bugünlük Cunda. Bir de Cunda’nın şöyle bir özelliği var ki, Ege Denizi’nde bulunan en büyük dördüncü ada hani. Bu ek bilgiyi de verdikten sonra gönül rahatlığıyla detaylara girebilirim J Cunda Adası’nın diğer bir adı hatta en eski adı Alibey’dir millet. Bu ismi almasının sebebi ise, zamanında hani Yunanlarla çatışmalar kavgalar oldu ya hani hah işte o dönem “Yunanlara teslim olun” emrine uymayan ve ilk silahlı çatışmaya başlayan Yarbay Ali Çetinkaya’dır. Yani Cunda’nın Türkiye’ye ait olmasının nerden baksanız en büyük nedeni Ali Yarbaymış. Padişaha uysaymış teslim olsaymış ve o çatışma başlamasaymış demek ki güzelim ada gidecekti elden. Vay anasını yaa işte zamanında ahan da böyle böyle kazanılmış bu ülkenin toprakları. Tüyler diken diken oldu yalnız birden J

Canıııımmmm Cunda’nın nüfusu 3000’dir arkadaşlar ancak hak verirsiniz ki bu sayı yaz mevsiminde katlanarak artmakta. Ama yani nasıl artmasın. Denizi deseniz mis, sokaklar deseniz canlı ve rengarenk, insanları deseniz ay nasıl güler yüzlü nasıl tontonlar. Şöyle de ekstra bir şirinlik var adada, yaşlı insanların birçoğu Rumca ve Yunanca biliyor millet. Ay bir de tatlış konuşuyorlar sormayın gitsin. Yalnız var ya Cunda’ya sırf o insanlarla sohbet etmek için bile gidilebilir inan olsun. Ne anılar ne yaşanmışlıklar hey yavrum heyy. Bir çok insan da emeklilik dönemini geçirmek için yerleşmiş Cunda’ya. E yani onca yılın yorgunluğu, stresi, sıkıntısı başka türlü nasıl çıkar. Herkes birbiriyle samimi herkes pek candan, valla ben de koydum kafaya kesinlikle emeklilik dönemimde yaşayacağım yerdir Cunda, ahan da buraya yazdım şahitsiniz J

Cunda Adası, taaa 1976 yılında doğal güzellikleri ve tarihi yapılarında mütevellit koruma altına alınmış güzide bir yer. Neden koruma altına alındığını inan olsun gidip gördüğünüzde daha iyi anlayacaksınız arkadaşlar. Her sokağı korunmalık, her tarihi yapı restorasyonluk valla. Adada, birçok manastır ve kilise mevcut millet yine taaa mübadele döneminden kalma. Tüm haşmetleriyle adada boy gösteriyorlar. Birçoğu yıkılmaya yüz tutmuş bildiğiniz restorasyonu bekliyor. Adada bir de Aşıklar Tepesi diye bir yer var ki, Allah’ııımmmm nasıl güzel, nasıl buram buram huzur kokuyor nasıl da şahane bir manzaraya sahip anlatamam size. Bir de eski bir değirmen bulunuyor bu adada. Onun restorasyonu tamamlanmış millet. Bu tepeye gittiğinizde değirmen başımıza yıkılır mı diye tedirgin olmanızı gerektirecek bir durum yok yani. Sevdiceğinizle rahat vakit geçirebilir, manzaranın ve huzurun tadını çıkarabilirsiniz.

Cunda’nın belki de en güzel tarafı ne biliyor musunuz? Sokakları. Ya da ben sokak çok sevdiğim için mi bana öyle geliyor diyeceğim ama yok yok inan olsun çookk güzel. Böyle dar, çiçekli, rengarenk, sıcacık sokaklar. Fotoğraf çekmeyi sevenler için Cunda’da yine bu anlamda bolca malzeme sunuyor sizlere arkadaşlar. Sahilinde ıssızca salınan her renkten size göz kırpan kayıkları, gün batımının Arnavut kaldırımlarını kızıla boyadığı ve saniyede bir çok adım sayacağınız hareketli sokakları, sıkıntıdan stresten arındırılmış insanları… Cunda dünyadan olamazmış hissi uyandıran sessiz kalabalığı. Yapacak hiç bir şey bulamadınız mı? Sahilde cirit atan balık lokantalarında denize ve manzaraya nazır içkinizin tadını çıkarabilir ya da nefis kavuniçi dondurma yiyebilirsiniz. Yalnız dondurma sevenler yaşadınız benden söylemesi. Cunda’da bir dondurma yapıyorlar anaaaammmm o nasıl bir lezzet, o nasıl ismini hatırlayamadığım birbirinden güzel dondurmalar. Ama tabii ki de benim favorim tamamen gerçek kavun içinde servis edilen dondurmalar. Böyle bir lezzet inan olsun yok. Tam yazlık tatlı, keşke bu konuya girmeseydim şu an hiç iyi hissetmiyorum kendimi yaa canım çok fena kavuniçi dondurma çekti J

Arkadaşlar adada büyüklü küçüklü pek çok kilise ve manastır var dedik ya, ha işte bunlardan bir kaçı şöyle ki;

-         -  Çamlı manastırı,
-          - Koruyan Meryem Manastırı,
-          - Ay Işığı Manastırı,
-          - AyosApostolos Manastırı,
-          - Tavuk Adası Manastırı,
-          - Güvercin Adası Manastırı,
-          - İlyas Peygamber Manastırı,
-          - Kızlar Manastırı,

Cunda’ya gittiğinizde mutlaka kültürel gezi de yapın ve bu manastırları da görmeyi ihmal etmeyin arkadaşlar. Mimari zenginlik, kültürel çeşitlilik her şeyi bulabilirsiniz adada ama özellikle kadınlar bu kısım tam da sizi ilgilendiriyor J Cunda hediyelik eşya açısından da cennet niteliği taşıyor diyebiliriz. Allah’ım minnak hediyelik eşya dükkanları, birbirinden şık biblolar, tablolar ve daha neler neler. Ay valla gittiğinizde mutlaka ama mutlaka eliniz boş dönmeyin demeyeceğim zaten öyle bir şansınız olmayacak ve inanın gittikten sonra ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız JHaaa hediyelik eşyaların yanında Cunda’da bir de tamamen doğal sabunlar var kızlar bu kısım da yine daha ziyade sizleri ilgilendiriyor J Anam kefir sabunu mu ararsınız, lavanta sabunu mu? Her biri doğal ve her biri cilde faydalı. Haa o dükkanları gördükten sonra eliniz boş zaten dönemeyeceksiniz dedim ya bir de zeytinyağı almadan dönmeyin derim ben. Nasıl doğal nasıl taze ve mis kokulu zeytinyağları. Hatta benden söylemesi bence birkaç kilo alıp da dönün. Çünkü sadece ekmek banıp da tüketebileceğiniz bir lezzette bu zeytinyağları e tabi yine Ayvalık zeytinleri J

Yalnız var ya konuyu yine yiyecek şeylere getirdim ya ben daha ne diyeyim kendime J Ayvalık’a çok yakın Cunda, gün içinde Ayvalık’a da geçer orada da gezer akşam yine teknelerle Cunda’ya dönebilirsiniz tabii ki de. Ve emin olun koşa koşa dönmek isteyeceksiniz zaten J Yani genelde hafta sonları gezi notları yazıp ulaştırmak istiyorum sizlere ama yeminle bu haftaki beni benden aldı. Pek özlediysem demek güzelim Cunda’yı J

Valla arkadaşlar benden bu kadar. Eminim hayallerinizde az biraz canlandırabilmişimdir güzide adayı. Anlatmak ya da fotoğraflara bakmak yetmez inanın. Gidin güzelim o havayı soluyun, sahilinde çakır keyif olun, hatta yine sahilde bulunan eski güneş saatinde günün hangi saatinde olduğunuzu öğrenin e ben daha ne diyeyim J

Cennet’in Cunda’da vuku bulmuş haline şahit olmak istiyorsanız yaz bitmeden mutlaka gidin, gezin, gelin derim J İyi tatilleeeeeerrrrrrrJ


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder